Fakültemiz Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı ile Türk Kültürü Araştırma Enstitüsü (TKAE) öncülüğünde Cumhuriyetinizin 100. yılı anısına düzenlenen “Âşık Veysel ve Türk Dünyası Halk Şairliği Ulusal Sempozyumu” geniş bir katılım ile gerçekleştirildi.

Rektörlük Mimar Kemaleddin Salonunda yapılan programa Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız, MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fazlı Polat, TKAE Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. İsmet Çetin, öğretim üyeleri, konuklar ve öğrenciler katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan program, müzik dinletisi ile devam etti. Programın açılış konuşmasını yapan Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız, “Tarihin ilk dönemlerinden itibaren geniş bir coğrafyaya yayılan Türk toplulukları, farklı kültür ve medeniyetlerle tanışmış, farklı inançları /dinleri kabul etmiş. Farklı kültür unsurlarını alıp kendi geleneksel yapısı içinde yeniden şekillendirmiş,  hayatlarına katarak Türkleştirmiş Türkçeleştirmişlerdir” dedi.

Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız, konuşmasına şöyle devam etti: “Türklerin İslamiyet’i kabul etmelerinden sonraki dönemde Ahmed Yesevî ile yeniden şekillenen Türk şiir geleneği gelenek temsilcileri sanatkârlar tarafından yaşatılmıştır. Türk gruplarında farklı adlarla geleneği sürdüren, Batı Türk grubunda şair, âşık olarak adlandırılmışlardır. Toplumun geneli tarafından kabul görüp yaşatılan geleneksel Türk şiiri, farklı adlarla bilinen temsilciler tarafından varlığını devam ettirirken 16. yüzyıldan itibaren âşık olarak anılmış, gelenek de âşıklık geleneği veya âşık tarzı olarak edebiyat geleneği olarak kabul görmüştür.”

Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız, Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılı olduğunu anımsatarak, “Geleneğin yeniden canlanmasında bir sembol olarak Veysel, sanatçılığı, Cumhuriyetimizin ilk yıllarından itibaren Türkiye’nin yaşanılan zamanın gereklerine uyması için yapılan yenilikleri dillendirmesi ile bir yandan âşıklık geleneğinin yeniden canlanıp yaşamasına katkı sağlarken bir yandan da halk müziğinin öğrenilmesi ve öğretilmesinde önemli işler yapmıştır. Köy Enstitüleri ve öğretmen okullarıyla üniversitede sanatını icra etmesi, sadece eğitim politikasının bir unsuru olmaktan çok, geleneksel kültürümüzün bir parçası olan âşık tarzı edebiyatın yaşatılması ile kültürel alana yeni bir dinamizm kazandırmıştır” diye konuştu.

Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız, konuşmasını şöyle tamamladı: “Âşık Veysel’in Türk kültür tarihi ve Türk edebiyatı içinde âşık tarzı edebiyat geleneğinin yaşaması ve yaşatılması bakımından önemine binaen 2022 yılında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü ‘Vefa’ dalında ödüllendirilen Âşık Veysel, UNESCO 41. Genel Konferans kararıyla 2023 yılı için ülkemizin önerisi Azerbaycan, Macaristan, Kazakistan, Kırgızistan, Kuzey Makedonya, Ukrayna ve Özbekistan’ın desteğiyle ölümünün 50. Yıl Dönümü,  UNESCO Anma ve Kutlama Yıl Dönümleri Programına alınmıştır. Ayrıca 2058 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile 2023 yılının ‘Âşık Veysel Yılı’ olarak Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde ulusal ve uluslararası etkinliklerle anılması kararlaştırılmıştır.”

Açılışta konuşan TKAE Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, “Bugün içinde bulunduğumuz bu Rektörlük binası, Cumhuriyetimiz ile yaşıt sayılır. Bu binada bugüne kadar binlerce öğretmen yetişmiş, bugün de yenileri yetiştirilmektedir. Nasıl ki bu bina Cumhuriyetimizin sembollerindense, Âşık Veysel’de Cumhuriyeti temsil eden önemli değerlerden birisidir” dedi.

TKAE olarak böyle önemli bir değeri anmaktan büyük mutluluk duyduklarını dile getiren Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, TKAE’nin 1961 yılından bu yana hizmet ettiğini kaydederek etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.

Açılışta söz alan Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. İsmet Çetin, Cumhuriyetimizin Gazi Mustafa Kemal Atatürk öncülüğünde yüz yıl önce kurulduğunu söyleyerek, Türk modernleşmesinin cumhuriyet ile taçlandırıldığını ifade etti. Prof. Dr. Çetin, Âşık Veysel’in yaşadığı dönemde imkânların son derece kısıtlı olduğunu belirtti.

Gerçekleştirilen sempozyum ile var olan bilgi birikiminin daha da artırılacağını anlatan Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. İsmet Çetin, verdiği destekler dolayısıyla başta Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız olmak üzere programın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederek sözlerini noktaladı.

Açılışta Girne Amerikan Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Umay Günay’ın mesajını, Üniversitemiz Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Yücel Çetin iletti. Prof. Dr. Umay Günay, Âşık Veysel ile ilgili pek çok değerlendirmenin yapıldığını belirterek, sempozyumda bunlara yenilerinin ekleneceğini iletti. Âşık Veysel’in Cumhuriyetimizin çimentosu olduğunun altını çizen Prof. Dr. Umay Günay, Âşık Veysel’in Barış Manço ve Cem Karaca gibi önemli isimlere ilham kaynağı olduğunu ifade etti. Âşık Veysel’in eserlerinin Türk Halk müziğini aştığını mesajında belirten Prof. Dr. Umay Günay, etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek sözlerini noktaladı.

Açılış konuşmalarının ardından MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy, “Cumhuriyetin 100. Yılında Türk Dünyası ve Türkiye Terkibi” adlı konferansı verdi. Türk kültürünün tarih sahnesine çıktığı andan itibaren sürekli diri kaldığını vurgulayan  Prof. Dr.  Ersoy, Türklerin bugüne kadar 150’den fazla devlet kurduğunu belirtti.

Türklerin tarihin hiçbir döneminde tek bir devletle yetinmediğinin üzerinde duran Prof. Dr. Ruhi Ersoy, Çanakkale savaşlarında Türk kültürünün yok edilemeyeceğinin görüldüğünü söyledi. Sözlü kültürün bizim için çok önemli olduğunun altını çizen Prof. Dr. Ruhi Ersoy, medeniyetimizin sözle inşa edildiğini dile getirdi. Dijital bağımlılık hastalığından kurtulmamız gerektiğine değinen Prof. Dr. Ersoy, bu noktada aile hayatının öneminden de söz etti.

Ailenin milli varlığımızın en önemli taşıyıcı unsurlarından birisi olduğunu belirten MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy, Türklerin 5 bin yıl önce tarih sahnesine çıktığı bilgisini verdi. Halk ve millet kavramlarının farkını da anlatan Prof. Dr. Ruhi Ersoy, etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkürlerini ileterek konuşmasını tamamladı.

Program, gerçekleştirilen oturumların ardından çekilen fotoğraflarla sona erdi.